İşçi, işveren ve gençlere güzel haberler…

M. Fatih Köprü | 01/05/2016 | (Tüm Yazılar)

Meclisten bir “Torba Yasa” daha geçti. Zorunlu trafik sigortası, Diyarbakır'ın Sur ilçesinin yeniden inşası, Kanal İstanbul projesi başta olmak üzere yapılacak suyollarına kanuni statü kazandırılması, 15 bin polis alınması ve daha birçok düzenleme içeren bu yasa (6704 sayılı) 26 Nisan’da yürürlüğe girdi.

Torba yasada bunlardan başka, iş hukuku ve sosyal güvenlik alanında da bazı düzenlemeler var. İlki; sosyal yardımlardan yararlanmakta olan kişileri istihdam eden işverenlere verilecek olan sigorta primi desteği ile ilgili.

Bunun yanında gençlerin genel sağlık sigortası borçlarının silinmesi, yıllık izin kullanım usulü ile yaşlılık aylığı uygulamasında yapılan değişiklikler de torba yasada yer alıyor. Bu düzenlemeler yazımızın konusunu oluşturuyor.

Yıllık izin süreleri

İş yasası uyarınca yıllık ücretli izin, işyerinde en az bir yıl çalışmış olan işçilere veriliyor. Varsa deneme süresi de bu sürenin içinde kabul ediliyor.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

♦ Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara 14 günden,

♦ Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara 20 günden,

♦ On beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara 26 günden,

az olamıyor.

Ancak 18 ve daha küçük yaştaki işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere 20 günden az yıllık ücretli izin verilemiyor. Bunlar yasada yer alan süreler olup azaltılması mümkün değil. Ancak iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilmesi mümkün.

Bölünebilir mi?

Yasa uyarınca yıllık ücretli iznin işveren tarafından bölünmesi mümkün değil. İznin yukarıdaki süreler içinde sürekli bir şekilde verilmesi zorunlu. Ancak tarafların anlaşması halinde izin süreleri, bir bölümü 10 günden aşağı olmamak üzere en çok üçe bölünebiliyordu.

Torba yasa ile izin sürelerinin, tarafların anlaşması ile bir bölümü 10 günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilmesi imkânı getirildi. Böylelikle iznin en fazla 3’e bölünmesine ilişkin sınırlama kaldırılmış oluyor. İzin; biri 10 günden aşağı olamamak üzere istendiği sayıda parçalara bölünebilecek. Böylelikle özellikle bayram tatilleri arasında kalan bir, bir buçuk günlük çalışma günlerinde izin kullanılmasındaki sorunlar ortadan kalkmış oluyor. Ama işçinin, işverenle karşılıklı anlaşma şartıyla bu imkândan yararlanabileceği unutulmamalı.

İşveren prim desteği

Torba yasadaki önemli düzenlemelerden biri de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan (SYDTF) yardım alan kişileri işe alan işverenler için getirilen prim desteği uygulaması. Buna göre özel sektör işverenlerince yasada sayılan şartları taşıyan kişilerin istihdam edilmesi durumunda, bu kişilerin ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından karşılanacak.

Şartları

Bu destekten yararlanmak isteyen işverenlerin uyması gereken bazı kurallar var. Bunlardan ilki çalıştırdıkları sigortalıların, işe alındıkları yıldan bir önceki takvim yılında işyerinden bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olması.

İkinci olarak da, aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilme şartı bulunuyor. Sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin ilgili Bakanlık tarafından karşılanmayan tutarının da yasal süresi içinde ödemesi gerekiyor. Bir diğer şart ise kapsama giren sigortalının işe alındığı işyerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması.

Borcu olmakla birlikte tecil taksitlendirme veya yapılandırma imkanından yararlanan işverenler de bu destekten yararlanabiliyor.

Her çalışan olmuyor

İşveren işe aldığı her çalışan için bu destekten yararlanamıyor. Yasada istihdam edilen kişilerin de bazı şartları taşıması gerektiği belirtiliyor. Bunlar;

1. İşe alınan personelin başladığı tarihten önceki son bir yıl içerisinde SYDTF Kurulu tarafından belirlenen nakdî düzenli sosyal yardımlardan en az bir defa yararlanmış olması,

2. İkamet ettiği hanede, kişi başına düşen aylık gelirin asgari ücretin üçte birinden (549 liradan) az olması,

3. Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasında olması.

Süresi ve tutarı

İşverenlere sağlanan bu destek sürekli değil, sadece 1 yıl için geçerli. Ancak Bakanlar Kurulunun bu süreyi 1 yıl daha uzatma yetkisi bulunuyor.

Bir de ilgili Bakanlık tarafından karşılanacak SGK primi işveren hissesinin, prime esas kazanç alt sınırı (bin 647 lira) üzerinden hesaplanan işveren hissesi kadar olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Sigortasız çalıştıranlar

Yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu maddeyle sağlanan destek unsurlarından yararlanamıyorlar.

Ayrıca destekten yersiz olarak faydalanıldığının tespiti hâlinde, yararlanılan teşvik tutarı gecikme cezası ve gecikme zammıyla birlikte işverenden tahsil edilecek.

Gider kaydı

Bakanlıkça karşılanan prim tutarları, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacak.

GSS borçları siliniyor

Torba yasa ile yasanın yayım tarihi olan 26 Nisan’dan önce Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 60/1-g maddesi kapsamındaki genel sağlık sigortalılarının 25 yaşını doldurdukları güne kadar olan genel sağlık sigortası primlerinin tahsilinden vazgeçiliyor. Ancak yine aynı tarihe kadar söz konusu süreler için ödenmiş olan primlerin iade ve mahsubunun yapılmayacağı da yasada belirtiliyor.

Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, 3 milyon 300 bin gencimizin bu hükümden yararlanacağını ve devletin toplam 3,6 milyar liralık alacağından/tahsilatından vazgeçmiş olacağını açıkladı.

Yaşlılık aylığı

65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşlarına aylık bağlanmasına ilişkin yasa 1976 yılından beri yürürlükte. Bu kapsamda Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından muhtaç olduğuna karar verilen 65 yaşını doldurmuş Türk vatandaşlarına muhtaçlık hali devam ettiği sürece aylık bağlanabiliyor.

Sosyal güvenlik kuruluşlarının herhangi birisinden bir gelir veya aylık alanlar ile uzun vadeli sigorta kolları açısından zorunlu olarak sigortalı olunması gereken bir işte çalışanlar veya nafaka bağlanmış olanlar ile Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında harçlık ödenen kişiler bu imkândan yararlanamıyor.

Ayrıca, hane içerisindeki ortalama aylık gelir tutarı asgari ücretin aylık net tutarının üçte birinden fazla olması durumunda aylık başvurusunda bulunan kişiler muhtaç kabul edilmiyor ve aylık bağlanmıyordu. Ortalama aylık gelir tutarı hesaplanırken hane içerisindeki herkesin her türlü gelirlerinin toplamı esas alınıyordu.

Yeni yasa ile ortalama aylık gelirin hesaplana şekli değiştirildi. Artık hane içinde kişi başına düşen ortalama gelir tutarı yerine, aylık başvurusunda bulunan kişinin kendisi ve eşinin gelir toplamının ortalaması alınmak suretiyle muhtaç olup olmadığına ve dolayısıyla maaş bağlanıp bağlanmayacağına karar verilecek.

Aylık tutarı arttı

Yaşlılık aylığı; (1.620) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpılması suretiyle hesaplanıyordu. Memur aylık katsayısının 2016 yılının ilk yarısı için 0,088817 olduğu dikkate alındığında, yasa öncesinde yaşlı aylığı 143,88 lira olarak uygulanıyordu.

Torba yasa ile gösterge rakamı (2.332)’ye çıkarıldı. Böylelikle yaşlı aylığı da 207,12 liraya çıkarılmış oldu. Yeni aylık 26 Nisan’dan itibaren geçerli.

 

 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.