2020 yılında elde edilen menkul kıymet gelirlerinin vergilendirilmesi
M. Fatih Köprü
Gerçek kişilerin vergiye tabi gelirleri arasında önemli bir yer tutan menkul kıymet gelirleri, Gelir Vergisi Kanunu’nda, bu kıymetlerin vade tarihine kadar elde tutulmasından elde edilen faiz ve kâr payı gelirleri (menkul sermaye iradı) ile vade tarihinden önce elden çıkarılmasından sağlanan alım satım kazançları (diğer kazanç ve irat) olarak iki ana başlık altında değerlendirilmektedir.
Bu gelir ve kazançların beyanı ve vergilendirilmesi ile ilgili olarak, Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67. maddesi kapsamında 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren stopaj sistemi uygulanmaktadır. Bu madde uyarınca, gerçek ve tüzel kişilerin 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren ihraç edilen tahvil ve bonolar ile bu tarihten itibaren iktisap edilen diğer menkul kıymetlerden banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla 2006-2015 yılları arasında elde ettikleri gelir ve kazançlar üzerinden işleme aracılık eden kurumlar tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılmıştır. Bazı menkul kıymet gelirleri (eurobondlardan veya yabancı menkul kıymetlerden sağlanan gelir ve kazançlar gibi) ise geçici 67. madde kapsamına girmemektedir.
Sözü geçen maddenin yürürlük süresi 31 Aralık 2015 tarihinde sona ermekteydi. Ancak söz konusu maddenin uygulama süresi önce 6655 sayılı Kanun’la (RG: 01.01.2016), 31 Aralık 2020 tarihine, ardından 7256 sayılı Kanun’la (RG: 17.11.2020), 31 Aralık 2025 tarihine kadar uzatılmıştır. 7256 sayılı Kanun’la ayrıca Cumhurbaşkanı’na bu süreyi beş yıla kadar uzatma yetkisi verilmiştir.
Bu yazımızda, tam mükellef gerçek kişilerin 2006 yılından sonra ihraç edilen veya alınmış olan menkul kıymetlerden 2020 yılında elde ettikleri gelir ve kazançların vergileme esaslarına değinilecektir.
I. Menkul kıymetlerden elde edilen gelir türleri
Tam mükellef gerçek kişilerin menkul kıymetlerden elde ettikleri gelirlerin vergilendirilmesi, menkul kıymetin ve elde edilen gelirin türüne göre değişmektedir.
Bu gelirler;
• Menkul sermaye iradı,
• Alım satım kazancı (Diğer kazanç ve irat),
olarak gruplandırılmıştır.
A. Menkul sermaye iradı
Aşağıda sayılan gelirler, Gelir Vergisi Kanunu’nun 75. maddesinde menkul sermaye iradı olarak tanımlanmıştır:
• Hisse senedi kâr payları ve iştirak hisselerinden doğan kazançlar,
• Yatırım fon ve ortaklıklarından elde edilen kâr payları,
• Her nevi tahvil faizleri (Devlet tahvili, Hazine bonosu, eurobond, özel sektör tahvili, yabancı menşeli tahvil vb.),
• Alacak faizleri,
• Mevduat faizleri (Döviz tevdiat hesaplarının anapara kur farkları gelir sayılmaz),
• Katılım bankalarının ödediği kâr payları,
• Repo gelirleri,
• Borsa para piyasasından (BPP) elde edilen faiz gelirleri,
• Varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelirler,
• Sigorta ve emeklilik şirketleri tarafından, sigortalılar ve bireysel emeklilik katılımcılarına yapılan irat ödemeleri.
B. Alım satım kazançları
1. Alım satım kazancı olarak değerlendirilen kazançlar
Menkul kıymetlerin vadesinden önce elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar alım satım kazancı olarak değerlendirilmektedir. Bu kazançların gelir vergisi beyannamesinde “Diğer Kazanç ve İrat” olarak beyan edilmesi gerekmektedir.
Devlet tahvili, Hazine bonosu, eurobond, özel sektör tahvili, yabancı menşeli tahvil gibi her nevi tahvillerin vadesinden önce elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar ile hisse senedi alım satım kazançları bu gelir türüne örnek olarak verilebilir.
2. Endeksleme uygulaması
Bazı menkul kıymetlerden elde edilen alım satım kazançlarının hesaplanması sırasında “endeksleme yöntemi” kullanılabilmektedir. Menkul kıymetlerin maliyet bedelinin, elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere, her ay için enflasyon oranına göre artırılması anlamına gelmektedir. Menkul kıymetin endekslenmiş maliyet bedeli aşağıdaki formüle göre hesaplanmaktadır:
Satış kazancı; satış bedelinden endekslenmiş maliyet bedelinin çıkarılması suretiyle hesaplanmaktadır. Endekslemede Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından her ay açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinin (Yİ-ÜFE) kullanılması gerekir. (Yİ-ÜFE listesi yazımızın sonunda yer almaktadır.)
Endeksleme;
► 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren ihraç edilen eurobondlarla,
► Aynı tarihten itibaren iktisap edilmiş olan; yabancı tahviller, hisseleri BİST’te işlem görmeyen tam mükellef kurumlara ait hisse senetleri ile yabancı hisse senetlerinin,
elden çıkarılmasından sağlanan kazançların tespiti sırasında kullanılabilmektedir. Ancak bu endekslemenin yapılabilmesi için alış ve satış tarihleri arasındaki Yİ-ÜFE farkının %10’dan fazla olması gerekmektedir.
Endeks farkının %10’un altında olması durumunda, endeksleme yönteminin kullanılması mümkün değildir. Bu durumda kazanç, satış bedelinden maliyet bedeli çıkarılmak suretiyle hesaplanmaktadır.
II. Menkul kıymet bazında elde edilen gelirlerin vergilendirilmesi
A. Hisse senedi satış kazançları
1. Yerli hisse senetlerinin satışı
01.01.2006 tarihinden itibaren alınmış olan BİST’te işlem gören hisse senetlerinin satışından sağlanan kazancın stopaja tabi olup olmadığı konusu menkul kıymet yatırım ortaklığı (MKYO) hisse senetleri ile bunlar dışındaki hisse senetleri için farklılık arz etmektedir.
Buna göre bireysel yatırımcıların BİST’te işlem gören MKYO hisse senetlerini elden çıkarmalarından sağladıkları kazançlar %10 oranında stopaja tabidir. Bu hisse senetlerinin 1 yıldan daha fazla elde tutulduktan sonra satılmasından elde edilen kazanç ise stopaja tabi değildir. BİST’te işlem gören diğer hisse senetlerinin satışından sağlanan kazançlar üzerinden ise ilgili banka veya aracı kurum tarafından %0 oranında stopaj yapılmaktadır.
Aynı hisse senedinden birden fazla alış yapılmış olması durumunda, stopaj yapılacak kazancın İlk Giren İlk Çıkar (FIFO) yöntemi ile belirlenmesi gerekmektedir. Aynı gün içerisinde yapılan satışlarda ortalama maliyet yöntemi de kullanılabilmektedir.
Kesilen verginin (stopaj) oranı ister %10 isterse de %0 olsun, bu vergi bireysel yatırımcı açısından nihai vergi olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle söz konusu gelirler için ayrıca beyanname verilmesine gerek yoktur.
Halka açık olmayan tam mükellef kurumlara ait hisse senetleri ise BİST’e kote olmadığı için, satışından elde edilen kazanç üzerinden stopaj yapılmaz. Genel kural olarak bu menkul kıymetlerden elde edilen satış kazançlarının gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. Ancak söz konusu hisse senetlerinin en az 2 yıl süre elde tutulduktan sonra satılması durumunda elde edilen kazanç gelir vergisinden de istisnadır.
2 yıllık süre dolmadan satılması durumunda, elde edilen kazanç için herhangi bir istisna tutar söz konusu değildir. Bu nedenle satıştan elde edilen kazancın tamamının beyan edilerek, üzerinden hesaplanan gelir vergisinin ödenmesi gerekmektedir. Kazancın hesaplanması sırasında alış ve satış arasındaki endeks farkının %10’u geçmesi şartıyla endeksleme yöntemi de kullanılabilmektedir.
2. Yabancı hisse senetlerinin satışı
01.01.2006 tarihinden sonra satın alınan yabancı hisse senetlerinin, 2020 yılında elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar geçici 67. maddenin kapsamına girmemektedir. Dolayısıyla bu gelirler üzerinden stopaj ödenmesi söz konusu değildir.
Bu menkul kıymetlerden 2020 yılında elde edilen alım satım kazançlarının Türk Lirası bazında hesaplanması gerekir. Bu kazancın hesaplanması sırasında endeksleme yönteminin kullanılabilmesi için ise Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olması şartı bulunmaktadır. Alış ve satış tarihleri arasındaki Yİ-ÜFE farkının %10’un altında kalması durumunda satış kazancı; satış bedelinden endekslenmiş alış bedelinin çıkarılması şeklinde değil, satış bedelinden alış bedelinin çıkarılması şeklinde tespit edilecektir.
Yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanan kazanç için herhangi bir istisna söz konusu olmayıp, kazancın tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
B. Hisse senedi kâr payları (temettü gelirleri)
Yerli kurumlar (tam mükellef) tarafından gerçek kişi ortaklara kâr payı (temettü) dağıtıldığı sırada tevkifat yapılması gerekmektedir. Bu tevkifatın oranı; menkul kıymet yatırım ortaklığı (MKYO), gayrimenkul yatırım ortaklığı (GYO) ve girişim sermayesi yatırım ortaklığı hisse senetlerinden elde edilen temettü gelirlerinde %0, bunlar dışındaki hisse senetlerinden elde edilen temettü gelirlerinde %15’tir.
2020 yılında hisse senetlerinden elde edilen brüt temettü gelirlerinin %50’si gelir vergisinden istisnadır. Kurumların yönetim kurulu başkanı ve üyelerine verilen temettü ikramiyeleri de bu kapsamda değerlendirilmektedir. İstisna düşüldükten sonra kalan tutar, 49.000 TL’lik beyan sınırı ile karşılaştırılır. 49.000 TL’lik beyan sınırından daha az ise beyan edilmesine gerek yoktur. Fazla olduğu takdirde, istisna sonrası tutarın tamamının beyan edilmesi gerekir.
49.000 TL’lik beyan sınırının hesabında yukarıda belirtilen menkul sermaye iratlarının yanı sıra, beyana tabi diğer menkul sermaye iratları ile Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olmak kaydıyla elde edilen gayrimenkul sermaye iratları toplamının dikkate alınması gerekmektedir.
Bu şekilde hesaplanarak beyan edilen temettü geliri üzerinden hesaplanan vergiden, temettüyü dağıtan kurum tarafından kesilen vergilerin (%15 veya %0) tamamı mahsup edilebilmektedir. Mahsuptan sonra fark vergi ödenebileceği gibi, kesilen vergi daha fazla ise aradaki farkın iade alınabilmesi de mümkündür.
Yabancı hisse senetlerinden 2020 yılında elde edilen temettü gelirlerinde ise beyan sınırı 2.600 TL olarak uygulanmaktadır. Elde edilen gelirin bu tutarın altında kalması durumunda söz konusu gelir beyan edilmez. Beyan sınırını aşan bir gelir elde edilmesi durumunda ise tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
Ancak beyan sınırının hesabında, bir takvim yılı içerisinde elde edilen ve tevkifata veya istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarının toplamının dikkate alınması gerektiği unutulmamalıdır.
C. Devlet tahvili ve Hazine bonolarından elde edilen gelirler
Bireysel yatırımcıların, 1 Ocak 2006 tarihinden sonra ihraç edilen Devlet tahvili ve Hazine bonolarından 2020 yılında elde ettikleri faiz gelirleri ve alım satım kazançları %10 oranında stopaja tabidir. Bu vergi kesintisi, gelirin sağlanmasına aracılık eden banka veya aracı kurum tarafından yapılır. Diğer taraftan altına dayalı devlet iç borçlanma senetlerinden elde edilen faiz gelirlerinde bu stopajın oranı %0 (sıfır) olarak uygulanmaktadır.
Stopajın oranı ister %10 isterse de %0 olsun, bireysel yatırımcılar açısından nihai vergi olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle söz konusu menkul kıymetlerden elde edilen faiz gelirinin tutarı ne olursa olsun beyanname verilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
D. Eurobondlardan elde edilen gelirler
1. Faiz gelirleri
Eurobond, Hazine Müsteşarlığı tarafından uzun vadeli ve kuponlu olarak, yabancı para cinsinden yurt dışı piyasalarda ihraç edilen borçlanma aracıdır.
İhraç tarihine bakılmaksızn eurobondlardan elde edilen kupon faiz geliri, kuponun tahsil edildiği tarihteki T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınarak Türk Lirasına çevrilir. Eurobondların anapara kur farkları gelir kabul edilmez.
Bu menkul kıymetlerden 2020 yılında elde edilen faiz gelirinin 49.000 TL’yi aşması durumunda, tamamının beyan edilmesi gerekir.
Ancak söz konusu 49.000 TL’lik beyan sınırının hesabında, yukarıda belirtilen menkul sermaye iratlarının yanı sıra, beyana tabi diğer menkul sermaye iratları ile Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olmak kaydıyla elde edilen gayrimenkul sermaye iratları toplamının dikkate alınması gerekmektedir.
2. Alım satım kazançları
1 Ocak 2006 tarihinden sonra ihraç edilen eurobondların 2020 yılında elden çıkarılmasından sağlanan kazancın; elden çıkarma karşılığında alınan yabancı para tutarının TL karşılığından, bunların alımında ödenen yabancı para tutarının TL karşılığı ve varsa alım satım giderlerinin düşülmesi suretiyle hesaplanması gerekmektedir. Bu hesaplama sırasında maliyet bedelinin endekslenmesi yöntemi de kullanılabilir. Ancak bu yöntemin kullanılabilmesi için Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olma şartı bulunmaktadır.
Yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanan kazanç için herhangi bir istisna söz konusu olmayıp, kazancın tutarı ne olursa olsun beyan edilmesi gerekmektedir.
Yazımızın konusuna girmekle birlikte piyasada oldukça fazla işlem görmesi münasebetiyle 2006 yılından önce ihraç edilen eurobondlardan sağlanan kazançlara da değinmekte fayda var. Bu menkul kıymetlerden sağlanan alım satım kazancının hesaplanmasında da endeksleme yöntemi kullanılabilmektedir. Hatta bu yöntemin kullanılabilmesi için endeks farkının %10’u aşma zorunluluğu da bulunmamaktadır. 2006 öncesinde ihraç edilenlerden sağlanan kazançlarda bir diğer fark da alım satım kazancının 2020 yılı için 40.000 TL’lik kısmının istisna olarak değerlendirilmesidir. Bu tutarı aşan bir kazanç elde edilmesi durumunda aşan kısmın beyan edilmesi gerekmektedir.
Endekslemede kullanılması gereken Yİ-ÜFE listesi yazımızın sonunda yer almaktadır.
E. Özel sektör tahvillerinden elde edilen gelirler
1. Faiz gelirleri
a. Türkiye’de ihraç edilenler
SPK tarafından onaylanmış finansman bonolarından (24.05.2020 tarihinden itibaren iktisap edilenler) elde edilen faiz gelirleri %15 oranında tevkifata tabidir. Ayrıca 23 Aralık 2020-31 Mart 2021 tarihleri arasında iktisap edilen, bankalar tarafından ihraç edilen tahvil ve bonolardan elde edilen gelirlerden aşağıdaki oranlarda tevkifat yapılmaktadır:
• Vadesi 6 aya kadar (6 ay dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %5
• Vadesi 1 yıla kadar (1 yıl dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %3
• Vadesi 1 yıldan uzun olanlara sağlanan gelirlerden %0.
Bunlar dışında kalan özel sektör tahvillerinden bireysel yatırımcılar tarafından elde edilen faiz gelirleri ise %10 oranında stopaja tabidir. Döviz cinsinden ihraç edilen tahvillerde, itfada oluşan anapara kur farkından stopaj yapılmamaktadır.
Stopaj bireysel yatırımcılar için nihai vergi olup, elde edilen faiz gelirinin tutarı ne olursa olsun beyanname verilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
b. Yurt dışında ihraç edilenler
Yerli (tam mükellef) kurumlarca yurt dışında döviz cinsinden ihraç edilen tahvillerden bireysel yatırımcılar tarafından 2020 yılında elde edilen faiz gelirleri üzerinden aşağıdaki oranlarda tevkifat yapılmaktadır:
Gelir türü | Tevkifat oranı |
Vadesi 1 yıla kadar olanlardan elde edilen faizlerden | %7 |
Vadesi 1 yıl ile 3 yıl arası olanlardan elde edilen faizlerden | %3 |
Vadesi 3 yıl ve daha uzun olanlardan elde edilen faizlerden | %0 |
Yabancı para cinsinden ihraç edilen bu tahvillerin itfasında oluşan anapara kur farkı gelir sayılmamaktadır. Bireysel yatırımcılar tarafından bu menkul kıymetlerden 2020 yılında elde edilen brüt faiz geliri 49.000 TL’lik beyan sınırından daha az ise bu gelirlerin beyan edilmesine gerek yoktur. Bu tutarı aşan bir gelir elde edilmesi durumunda ise gelirin tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
49.000 TL’lik beyan sınırının hesabında yukarıda belirtilen menkul sermaye iratlarının yanı sıra, beyana tabi diğer menkul sermaye iratları ile Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olmak kaydıyla elde edilen gayrimenkul sermaye iratları toplamının dikkate alınması gerekmektedir.
Beyan edilen faiz gelirleri üzerinden hesaplanan vergiden, bu gelirler üzerinden kesilmiş olan vergiler (tevkifat) düşülebilmektedir.
2. Alım satım kazançları
a. Türkiye’de ihraç edilenler
SPK tarafından onaylanmış finansman bonolarının (24.05.2020 tarihinden itibaren iktisap edilenler) alım satımından sağlanan kazançlar %15 oranında tevkifata tabidir. Ayrıca 23 Aralık 2020-31 Mart 2021 tarihleri arasında iktisap edilen, bankalar tarafından ihraç edilen tahvil ve bonolardan sağlanan kazançlardan aşağıdaki oranlarda tevkifat yapılmaktadır:
• Vadesi 6 aya kadar (6 ay dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %5
• Vadesi 1 yıla kadar (1 yıl dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %3
• Vadesi 1 yıldan uzun olanlara sağlanan gelirlerden %0.
Bunlar dışında kalan özel sektör tahvillerinden bireysel yatırımcılar tarafından elde edilen alım satım kazançları ise %10 oranında stopaja tabidir.
Yukarıdaki oranlarda kesilen vergiler bireysel yatırımcılar için nihai vergi olup, elde edilen alım satım kazancının tutarı ne olursa olsun beyanname verilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
b. Yurt dışında ihraç edilenler
Tam mükellef kurumlarca yurt dışında döviz cinsinden ihraç edilen tahvillerin, bireysel yatırımcılar tarafından elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar üzerinden Türkiye’de vergi kesintisi yapılmamaktadır.
1 Ocak 2006 tarihinden sonra alınan bu menkul kıymetlerden 2020 yılında elde edilen alım satım kazançlarının Türk Lirası bazında hesaplanması gerekir. Bu kazancın hesaplanması sırasında endeksleme yönteminin kullanılabilmesi için ise Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olması şartı vardır. Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olması durumunda satış kazancı, satış bedelinden endekslenmiş maliyet bedelinin çıkarılması şeklinde hesaplanmaktadır.
Yİ-ÜFE farkının %10’un altında kalması durumunda ise endeksleme yapılması mümkün olmadığından kazancın; satış bedelinden maliyet bedelinin çıkarılması şeklinde tespit edilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanan kazanç için herhangi bir istisna söz konusu olmadığından, kazancın tamamının beyan edilmesi gerekir.
Endekslemede kullanılması gereken Yİ-ÜFE listesi yazımızın sonunda yer almaktadır.
F. Kira sertifikalarından elde edilen gelirler
1. Kâr payı gelirleri
a. Türkiye’de ihraç edilenler
4749 sayılı “Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun” uyarınca Hazine Müsteşarlığınca kurulan varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen altına dayalı kira sertifikalarından elde edilen kâr payları %0 (sıfır) oranında stopaja tabidir.
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen bir yıldan kısa vadeli kira sertifikalarından (24.05.2020 tarihinden itibaren iktisap edilenler) elde edilen gelirlerde ise stopajın oranı %15 olarak uygulanmaktadır.
Ayrıca 23 Aralık 2020-31 Mart 2021 tarihleri arasında iktisap edilen, fon kullanıcısının bankalar olduğu varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelirler aşağıdaki oranlarda tevkifata tabidir:
• Vadesi 6 aya kadar (6 ay dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %5
• Vadesi 1 yıla kadar (1 yıl dahil) olanlara sağlanan gelirlerden %3
• Vadesi 1 yıldan uzun olanlara sağlanan gelirlerden %0.
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen diğer kira sertifikalarından 2020 yılında elde edilen kâr payı gelirlerinde ise stopajın oranı %10 olarak uygulanmaktadır.
Oranı ne olursa olsun, kaynakta kesilen bu vergi bireysel yatırımcılar için nihai vergi olup, elde edilen gelirin tutarı ne olursa olsun beyanname verilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
b. Yurt dışında ihraç edilenler
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından yurt dışında ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelirler üzerinden aşağıdaki oranda tevkifat yapılmaktadır:
Gelir türü | Tevkifat oranı |
Vadesi 1 yıla kadar olanlardan sağlanan gelirlerden | %7 |
Vadesi 1 yıl ile 3 yıl arası olanlardan sağlanan gelirlerden | %3 |
Vadesi 3 yıl ve daha uzun olanlardan sağlanan gelirlerden | %0 |
Diğer taraftan Hazine Müsteşarlığı tarafından kurulan varlık kiralama şirketlerince ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen kâr payı gelirleri de stopaja tabidir. Ancak stopaj oranı %0 (sıfır) olarak belirlenmiştir.
Bireysel yatırımcılar tarafından, gerek Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama A.Ş. gerekse tam mükellef varlık kiralama şirketlerince yurt dışında ihraç edilen kira sertifikalarından 2020 yılında elde edilen brüt kâr payı gelirleri 49.000 TL’lik beyan sınırından daha az ise beyan edilmesine gerek yoktur. Bu tutarı aşan bir gelir elde edilmesi durumunda ise tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
49.000 TL’lik beyan sınırının hesabında yukarıda belirtilen menkul sermaye iratlarının yanı sıra, beyana tabi diğer menkul sermaye iratları ile Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olmak kaydıyla elde edilen gayrimenkul sermaye iratları toplamının dikkate alınması gerekmektedir.
Bu menkul kıymetlerin itfasında oluşan anapara kur farkı veya endeks farkı da gelir sayılmaz.
Beyan edilen gelirler üzerinden hesaplanan vergiden, bu gelirler üzerinden tevkif suretiyle ödenmiş olan vergiler düşülebilmektedir.
2. Alım satım kazançları
a. Türkiye’de ihraç edilenler
4749 sayılı Kanun uyarınca Hazine Müsteşarlığınca kurulan varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen altına dayalı kira sertifikalarından sağlanan alım satım kazançları %0 (sıfır) oranında stopaja tabidir.
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen bir yıldan kısa vadeli kira sertifikalarından (24.05.2020 tarihinden itibaren iktisap edilenler) sağlanan alım satım kazançlarında ise stopajın oranı %15 olarak uygulanmaktadır.
Ayrıca 23 Aralık 2020-31 Mart 2021 tarihleri arasında iktisap edilen, fon kullanıcısının bankalar olduğu varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından sağlanan kazançlar aşağıdaki oranlarda tevkifata tabidir:
• 6 aydan az süreyle (6 ay dahil) elde tutulanlar %5,
• 1 yıldan az süreyle (1 yıl dahil) elde tutulanlar %3,
• 1 yıldan fazla süreyle elde tutulanlar %0.
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından Türkiye’de ihraç edilen diğer kira sertifikalarından 2020 yılında sağlanan alım satım kazançlarında ise stopajın oranı %10 olarak uygulanmaktadır.
Oranı ne olursa olsun, kaynakta kesilen bu vergi bireysel yatırımcılar için nihai vergi olup, elde edilen gelirin tutarı ne olursa olsun beyanname verilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
b. Yurt dışında ihraç edilenler
Tam mükellef varlık kiralama şirketleri ve Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama A.Ş. tarafından yurt dışında ihraç edilen kira sertifikalarının 2020 yılında elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar üzerinden Türkiye’de vergi kesintisi yapılmamaktadır.
Bu menkul kıymetlerden 2020 yılında elde edilen alım satım kazançlarının Türk Lirası bazında hesaplanması gerekir. Kazancın hesaplanması sırasında endeksleme yönteminin kullanılabilmesi için ise Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olması şartı bulunmaktadır.
Alış ve satış tarihleri arasındaki Yİ-ÜFE farkının %10’un üzerinde olması durumunda satış kazancı, satış bedelinden endekslenmiş maliyet bedelinin çıkarılması şeklinde hesaplanacaktır. Yİ-ÜFE farkının %10’un altında kalması durumunda ise endeksleme yapılması mümkün olmadığından kazancın; satış bedelinden maliyet bedelinin çıkarılması şeklinde tespit edilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtildiği şekilde hesaplanan kazanç için herhangi bir istisna söz konusu olmayıp, tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
Endekslemede kullanılması gereken Yİ-ÜFE listesi yazımızın sonunda yer almaktadır.
G. Varantlardan sağlanan kazançlar Varantlardan sağlanan kazançlar,
Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67. maddesi kapsamında stopaja tabidir. Dolayısıyla tam mükellef bireysel yatırımcıların varantlardan elde ettikleri kazançlar üzerinden, kazancın sağlanmasına aracılık eden banka ve aracı kurumlar tarafından stopaj yapılması gerekmektedir.
Bu stopajın oranı Borsa İstanbul’da (BİST) işlem gören ve dayanak varlığı hisse senedi veya hisse senedi endeksi olan varantlar için %0 (sıfır) olarak belirlenmiştir. Tam mükellef gerçek kişiler açısından bu stopaj (oranı sıfır olsa da) nihai vergi olarak kabul edildiğinden, söz konusu gelirler için gelir vergisi beyannamesi verilmesine de gerek yoktur. Başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmesi durumunda da bu kazançlar beyannameye dahil edilmeyecektir.
H. Repo gelirleri
Tam mükellef gerçek kişilerin 2020 yılında elde ettikleri repo gelirleri üzerinden %15 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir. Bu şekilde tevkif suretiyle vergilendirilen gelirleri elde eden tam mükellef gerçek kişilerin ayrıca yıllık beyanname vermeleri veya başka gelirleri dolayısıyla beyanname veriyorlarsa, bu kazançlarını beyannameye dahil etmeleri söz konusu değildir.
I. Mevduat faizi ve katılım bankalarınca ödenen kâr payları
1. Yurt içi bankalardan elde edilen faiz ve kâr payları
Döviz tevdiat hesaplarına yürütülen faizler ile döviz katılma hesaplarına ödenen kâr payları üzerinden yapılacak tevkifat oranları aşağıdaki gibidir.
| Tevkifat oranı |
Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda | %20 |
1 yıldan uzun vadeli hesaplarda | %18 |
30 Eylül 2020 ile 31 Mart 2021 tarihleri arasında (bu tarih dahil) açılan veya vadesi bu tarihler arasında yenilenen mevduat hesaplarına ödenen faizler ile aynı sürede açılan veya vadesi yenilenen katılma hesaplarına ödenen kâr payları aşağıdaki oranlarda tevkifata tabidir.
| Tevkifat oranı |
Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda | %5 |
1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda | %3 |
1 yıldan uzun vadeli hesaplarda | %0 |
Yukarıdaki 6 aylık sürenin sona erdiği tarihi izleyen günden (1 Nisan 2021) itibaren açılan veya vadesi yenilenen hesaplara ödenen faizler ve kâr paylarından ise aşağıdaki oranlarda tevkifat yapılacaktır:
| Tevkifat oranı |
Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda | %15 |
1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda | %12 |
1 yıldan uzun vadeli hesaplarda | %10 |
Diğer taraftan enflasyon oranına bağlı olarak değişken faiz oranı uygulanan 1 yıldan uzun vadeli mevduat faizlerine ilişkin tevkifat oranı %0 (sıfır) olarak belirlenmiştir. Söz konusu oran 1 Mayıs 2019 tarihinden itibaren açılan vadeli hesaplara ödenen faizlere uygulanmaktadır.
Bu şekilde tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan mevduat faizleri ve katılma hesaplarına ödenen kâr paylarının, bireysel yatırımcılar tarafından ayrıca beyan edilmesi söz konusu değildir. Başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu gelirler beyannameye dâhil edilmeyecektir.
2. Yurt dışı bankalardan elde edilen faizler
Yurt dışındaki bankalarda ya da Türkiye’deki bankaların yurt dışındaki şubelerinde bulunan döviz veya TL cinsinden mevduat hesaplarından elde edilen faiz gelirleri üzerinden stopaj yapılmamaktadır.
2020 yılında elde edilen bu gelirler için 2.600 TL’lik beyan sınırı söz konusudur. Faiz geliri bu tutarın altında ise beyan edilmez. Söz konusu beyan sınırını aşan bir gelir elde edilmesi durumunda ise gelirin tamamının beyan edilmesi gerekmektedir.
Ancak 2.600 TL’lik beyan sınırının hesabında, bir takvim yılı içerisinde elde edilen ve tevkifata veya istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarının toplamının dikkate alınması gerektiği unutulmamalıdır.
J. Menkul kıymet yatırım fonu katılma belgelerinden elde edilen gelirler
Sermaye Piyasası Kanunu’na göre kurulan menkul kıymet yatırım fonlarının (MKYF) katılma belgelerinin elden çıkarılmasından (fona iadesi) elde edilen gelirler “menkul sermaye iradı” olarak kabul edilmektedir.
Sürekli olarak portföyünün en az %51'i BİST’te işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının katılma belgelerinin, tam mükellef gerçek kişiler tarafından bir yıldan fazla süreyle elde tutulduktan sonra satılmasından sağlanan kazançlar tevkifat uygulaması kapsamı dışında tutulmuştur. Bu kazançların beyan edilmesi de söz konusu değildir.
Devamlı olarak fon toplam değerinin en az %80’i, BİST’te işlem gören hisse senetlerinden (MKYO hisse senetleri hariç) oluşan hisse senedi yoğun fonların katılma belgelerinden elde edilen kazançlar üzerinden yapılacak stopajın oranı ise %0 (sıfır) olarak belirlenmiştir.
Diğer taraftan 23 Aralık 2020-31 Mart 2021 tarihleri arasında iktisap edilen, (değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında döviz ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarından elde edilen gelirlerden de %0 (sıfır) oranında tevkifat yapılacaktır.
Tam mükellef gerçek kişilerin, yukarıda belirtilen fonlar dışındaki menkul kıymet yatırım fonu katılma belgelerinden 2020 yılında elde ettikleri gelirler %10 oranında stopaja tabidir.
Stopaj nihai vergi olduğundan, söz konusu kazançlar için ayrıca beyanname verilmesine gerek yoktur.
K. Borsa yatırım fonu katılma belgelerinden sağlanan kazançlar
Devamlı olarak fon toplam değerinin en az %80’i, BİST’te işlem gören hisse senetlerinden (MKYO hisse senetleri hariç) oluşan borsa yatırım fonlarının (hisse senedi yoğun fon) katılma belgelerinden elde edilen kazançlar üzerinden yapılacak stopajın oranı %0 (sıfır) olarak belirlenmiştir.
Diğer taraftan 23.12.2020-31.03.2021 tarihleri arasında iktisap edilen, (değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında döviz ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarından sağlanan kazançlar için de %0 oranı geçerlidir.
Tam mükellef gerçek kişilerin, yukarıda belirtilenler dışındaki borsa yatırım fonu katılma belgelerinden 2020 yılında elde ettikleri kazançlar ise %10 oranında stopaja tabidir.
Kesilen verginin (stopaj) oranı ister %10 isterse de %0 olsun, bu vergi bireysel yatırımcılar açısından nihai vergi olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle söz konusu kazançlar için ayrıca beyanname verilmesine gerek yoktur. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu kazançlar beyannameye dahil edilmeyecektir.
L. Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden sağlanan kazançlar
Bireysel yatırımcıların, Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasasında (VİOP) veya VİOP dışında (Türkiye’de) banka ve aracı kurum aracılığıyla gerçekleştirdikleri; hisse senetlerine veya hisse senedi endeksine dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden 2020 yılında sağladıkları kazançlar %0 oranında stopaja tabidir.
Yukarıda belirtilenler dışındaki kıymetlere dayalı kontratlardan 2020 yılında sağlanan kazançlar üzerinden ise %10 oranında stopaj yapılması gerekmektedir.
Tam mükellef gerçek kişilerce 2020 yılında bir banka veya aracı kurum aracılığıyla, gerek Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasasında, gerekse bu piyasa dışında sağlanan söz konusu kazançlar stopaj yolu ile vergilendirilmiş olduğundan (%0 veya %10), tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile beyan edilmez. Ayrıca başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmiş olsa dahi, bu kazançlar beyannameye dahil edilmeyecektir.
III. Beyannamede indirimler, verginin hesaplanması, beyan ve ödeme usulü
A. Beyannamede indirimler
Gelir vergisi matrahının tespitinde, yıllık gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden bazı indirimler yapılabilmektedir. Bu indirim hakkından, 2020 yılına ilişkin beyan edilen gelir ve kazancın türüne bakılmaksızın, gelir vergisi beyannamesi veren tüm mükellefler yararlanabilmektedirler.
Söz konusu indirimlerden en önemlileri ve dolayısıyla en sık karşılaşılanları, ödenen özel sigorta primleri ile eğitim ve sağlık harcamalarıdır.
Bunlar dışında, kamu kurumlarına, kamu yararına çalışan dernekler ve vergi muafiyeti tanınan vakıflara makbuz karşılığı yapılan bağışların bir kısmının (beyan edilen gelirin %5’ine kadar) indirimi de mümkündür. Kamu kurumlarına bağışlanan okul, sağlık tesisi ve ibadethanelere ilişkin olarak yapılan harcamaların ise tamamı beyan edilen gelirden indirilebilmektedir. Aşağıda bu indirim kalemlerinden sadece özel sigorta primleri ve eğitim, sağlık harcamalarına ilişkin indirim konusunda özet açıklamalar yer verilmektedir. Bunlar ve bunlar dışındaki diğer indirim kalemleri Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinde sıralanmaktadır.
1. Özel sigorta primleri
Beyan edilen gelirin %15’ini ve asgari ücretin yıllık tutarını (2020 yılında 35.316 TL) aşmamak şartıyla; mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenen primlerin %50’si ile ölüm, kaza, hastalık, sağlık, engellilik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri, beyanname üzerinde, beyan edilen gelirden indirilebilmektedir.
Ancak bu indirimin yapılabilmesi için aşağıdaki koşullara uyulması gerekmektedir:
► Sigortanın Türkiye’de kurulu ve merkezi Türkiye’de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması,
► Prim tutarlarının gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olması,
► Ücret geliri elde edenlerin ücretlerinin safi tutarının hesaplanması sırasında ayrıca indirilmemiş bulunmasıdır. (Eşlerin veya çocukların ayrı beyanname vermeleri halinde, bunlara ait prim kendi gelirlerinden indirilir.)
2. Eğitim ve sağlık harcamaları
Gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen gelirin %10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamaları da beyanname üzerinde, beyan edilen gelirden indirilebilmektedir.
B. Gelir vergisi oranı
2020 yılında elde edilen ücret dışındaki gelirler (menkul kıymet gelirleri, kira gelirleri, ticari kazanç, serbest meslek gibi) dolayısıyla 2021 mart ayında verilecek olan beyannamelerdeki gelir vergisi aşağıdaki tarifeye göre hesaplanacaktır:
Gelir dilimi | Vergi oranı |
22.000 TL’ye kadar | %15 |
49.000 TL’nin 22.000 TL’si için 3.300 TL, fazlası | %20 |
120.000 TL’nin 49.000 TL’si için 8.700 TL, fazlası | %27 |
600.000 TL’nin 120.000 TL’si için 27.870 TL, fazlası | %35 |
600.000 TL’den fazlasının 600.000 TL’si için 195.870 TL, fazlası | %40 |
C. Beyan zamanı
Gerçek kişiler, menkul kıymetlerden elde ettikleri gelirleri, ertesi yılın mart ayının sonuna kadar yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan etmek zorundadırlar.
Buna göre 2020 yılında elde edilen söz konusu gelirlerin; 1 Mart 2021 tarihinden başlamak üzere, 31 Mart 2021 Çarşamba gün sonuna kadar beyan edilmesi gerekmektedir.
D. Beyannamenin verilme şekli
Menkul kıymet gelirlerine ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesi vergi dairesine gidilerek elden verilebilir.
Bu beyannamelerin posta ile gönderilmesi de mümkündür. Taahhütlü posta ile gönderilmesi halinde, beyanname verme tarihi olarak, postaya verildiği tarih kabul edilir. Adi postayla gönderilirse vergi dairesi kayıtlarına girdiği tarih, beyannamenin verilme tarihi olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, postadaki gecikmelerden kaynaklanacak sorunlarla karşılaşmamak için, yıllık gelir vergisi beyannamelerinin taahhütlü olarak veya APS ya da kurye ile gönderilmesinde fayda bulunmaktadır.
Gelirleri sadece ücret, gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ), menkul sermaye iradı (MSİ) ile diğer kazanç ve iratlardan (DKİ) veya bunların birkaçından veyahut tamamından ibaret olan gelir vergisi mükellefleri bu gelirlerine ilişkin beyannamelerini, Gelir İdaresi Başkanlığının internet sitesinde yer alan “Hazır Beyan Sistemi” aracılığıyla da verebilmektedirler.
Ücret, kira, MSİ veya DKİ’nin yanı sıra ticari, zirai veya serbest meslek kazancı elde edenlerin Hazır Beyan Sistemi üzerinden beyanname vermeleri mümkün bulunmamaktadır.
Sisteme, Gelir İdaresi Başkanlığının internet adresi (www.gib.gov.tr) üzerinden; e-Devlet yöntemi ile veya İnternet Vergi Dairesi şifreleri kullanılarak giriş yapılabilmektedir.
Hâlihazırda ücret, kira, MSİ ve DKİ gelirlerinden dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar Hazır Beyan Sistemi aracılığıyla beyanname verebileceği gibi, bu gelirlerine ilişkin olarak ilk defa mükellefiyet tesis ettirerek beyanname verecek olanlar da bu sistem üzerinden beyannamelerini gönderebileceklerdir. Bu sistem aracılığıyla düzenlenip elektronik ortamda onaylanan beyannamelerin içeriğinin doğruluğundan mükellefler sorumludur.
Beyannamelerin Hazır Beyan Sisteminden verilmiş sayılabilmesi için sistem üzerinde onaylama işleminin yapılması gerekmektedir. Onaylama işlemi, beyannamenin verilmesi gereken kanuni sürenin son gününe (31 Mart 2021) kadar tamamlanmalıdır.
E. Verginin ödenme zamanı
Beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinin ilk taksitinin beyan süresinde (mart ayının sonuna kadar), ikinci taksitinin ise temmuz ayının sonuna kadar olmak üzere iki eşit taksitte ödenmesi gerekir.
Buna göre 2020 yılına ilişkin beyan edilen gelirler üzerinden hesaplanan gelir vergisinin;
► İlk taksitinin 31 Mart 2021 Çarşamba gününe,
► İkinci taksitinin de 2 Ağustos 2021 Pazartesi (31 Temmuz hafta sonuna geldiği için) gününe,
kadar ödenmesi gerekmektedir.
TUİK Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) Listesi
Dönem | Yİ-ÜFE | Dönem | Yİ-ÜFE | Dönem | Yİ-ÜFE |
Ocak 2012 | 203,10 | Ocak 2015 | 236,61 | Ocak 2018 | 319,60 |
Şubat 2012 | 202,91 | Şubat 2015 | 239,46 | Şubat 2018 | 328,17 |
Mart 2012 | 203,64 | Mart 2015 | 241,97 | Mart 2018 | 333,21 |
Nisan 2012 | 203,81 | Nisan 2015 | 245,42 | Nisan 2018 | 341,88 |
Mayıs 2012 | 204,89 | Mayıs 2015 | 248,15 | Mayıs 2018 | 354,85 |
Haziran 2012 | 201,83 | Haziran 2015 | 248,78 | Haziran 2018 | 365,60 |
Temmuz 2012 | 201,20 | Temmuz 2015 | 247,99 | Temmuz 2018 | 372,06 |
Ağustos 2012 | 201,71 | Ağustos 2015 | 250,43 | Ağustos 2018 | 396,62 |
Eylül 2012 | 203,79 | Eylül 2015 | 254,25 | Eylül 2018 | 439,78 |
Ekim 2012 | 204,15 | Ekim 2015 | 253,74 | Ekim 2018 | 443,78 |
Kasım 2012 | 207,54 | Kasım 2015 | 250,13 | Kasım 2018 | 432,55 |
Aralık 2012 | 207,29 | Aralık 2015 | 249,31 | Aralık 2018 | 422,94 |
Ocak 2013 | 206,91 | Ocak 2016 | 250,67 | Ocak 2019 | 424,86 |
Şubat 2013 | 206,65 | Şubat 2016 | 250,16 | Şubat 2019 | 425,26 |
Mart 2013 | 208,33 | Mart 2016 | 251,17 | Mart 2019 | 431,98 |
Nisan 2013 | 207,27 | Nisan 2016 | 252,47 | Nisan 2019 | 444,85 |
Mayıs 2013 | 209,34 | Mayıs 2016 | 256,21 | Mayıs 2019 | 456,74 |
Haziran 2013 | 212,39 | Haziran 2016 | 257,27 | Haziran 2019 | 457,16 |
Temmuz 2013 | 214,50 | Temmuz 2016 | 257,81 | Temmuz 2019 | 452,63 |
Ağustos 2013 | 214,59 | Ağustos 2016 | 258,01 | Ağustos 2019 | 449,96 |
Eylül 2013 | 216,48 | Eylül 2016 | 258,77 | Eylül 2019 | 450,55 |
Ekim 2013 | 217,97 | Ekim 2016 | 260,94 | Ekim 2019 | 451,31 |
Kasım 2013 | 219,31 | Kasım 2016 | 266,16 | Kasım 2019 | 450,97 |
Aralık 2013 | 221,74 | Aralık 2016 | 274,09 | Aralık 2019 | 454,08 |
Ocak 2014 | 229,10 | Ocak 2017 | 284,99 | Ocak 2020 | 462,42 |
Şubat 2014 | 232,27 | Şubat 2017 | 288,59 | Şubat 2020 | 464,64 |
Mart 2014 | 233,98 | Mart 2017 | 291,58 | Mart 2020 | 468,69 |
Nisan 2014 | 234,18 | Nisan 2017 | 293,79 | Nisan 2020 | 474,69 |
Mayıs 2014 | 232,96 | Mayıs 2017 | 295,31 | Mayıs 2020 | 482,02 |
Haziran 2014 | 233,09 | Haziran 2017 | 295,52 | Haziran 2020 | 485,37 |
Temmuz 2014 | 234,79 | Temmuz 2017 | 297,65 | Temmuz 2020 | 490,33 |
Ağustos 2014 | 235,78 | Ağustos 2017 | 300,18 | Ağustos 2020 | 501,85 |
Eylül 2014 | 237,79 | Eylül 2017 | 300,90 | Eylül 2020 | 515,13 |
Ekim 2014 | 239,97 | Ekim 2017 | 306,04 | Ekim 2020 | 533,44 |
Kasım 2014 | 237,65 | Kasım 2017 | 312,21 | Kasım 2020 | 555,18 |
Aralık 2014 | 235,84 | Aralık 2017 | 316,48 | Aralık 2020 | 568,27 |
Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.