Page 19 - EY-VG_Temmuz_2017_3
P. 19
Merkez bankaları ve para politikası
• FED faiz artırımına devam ediyor: Bu ay gerçekleşen FED
toplantısından, 25 baz puanlık faiz artırımı çıktı. Enflasyon
verisi zayıf olmasına rağmen FED faiz koridorunu % 1,00-
1,25 bandına çekti ve kararın destekleyicisi olarak ekonomik
büyüme ve işgücü piyasasındaki iyileşme gösterildi. FED
ayrıca 4,2 trilyon dolar olan bilançosunu ise planlı bir
şekilde önümüzdeki iki yıl içinde 0,9 trilyon dolar azaltmayı
hedefliyor. Faiz konusunda ise bu yıl içerisinde en az 1 kez
daha, 2018 ve 2019 yıllarında ise 3’er kez faiz artırımı ile
yapacağını öngördü. Sonuç olarak, piyasalar enteresan bir
şekilde görmezden gelse de, FED’in faiz artırarak global
likiditeyi daraltma süreci devam ediyor.
• TCMB faizleri değiştirmedi: Haziran ayında, FED
toplantısından hemen sonra yapılan PPK toplantısından
faizlerde değişiklik çıkmadı. Bazı analistler üst bantta ufak
bir indirim olabileceğini öngörüyorsa da, temelde beklentiler
bu yöndeydi. Geç likidite borç verme faizi olan % 12,25
seviyesi mevcut durumda üst bant olma özelliğini koruyor.
TCMB kararında, son dönemde açıklanan büyüme verisinin
ve TL’deki güçlenmenin etkisine vurgu yaparken enflasyonun
yüksek seviyelerdeki seyrinin ekonomide risk oluşturduğunu
belirtti. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme
sağlanana kadar para politikalarındaki sıkı duruşun devam
edileceği de eklendi.
Gelişmekte olan ülkeler
• Yunanistan’a bir nefes: Yunanistan’ın kurtarılmasındaki
belirsizlik bu ay kısmi bir çözüme bağlandı. 8,5 milyar euroluk
kurtarma paketi serbest bırakıldı ve borç hafifletilmesi
konusunda taahhütler güçlendi. Bu sayede Yunanistan’ın
Temmuz ayında yapmak zorunda olduğu tahvil ödemeleri
için fon sağlanmış oldu. Fakat kreditörlerin bu paketi serbest
bırakmaları IMF’nin yardıma katılımı için henüz yeterli
olmadı. IMF alınan borçların ekonomi için sürdürülebilir
olmadığına inanmaktaydı. IMF’nin katılması durumu ise şu
bakımdan önemli: Yunanistan tahvillerinin Avrupa Merkez
Bankası’nın bilanço büyüme programına katılabilmesi ve
borç alma faizlerinin düşmesi, dolayısıyla ekonominin tekrar
finans sistemine erişimin sağlanması (yani borç bulmasını
kolaylaştırması). IMF başkanı Christian Lagarde’ın Yönetim
Kurulu’na yeni stand-by sözleşmesi için “prensipte onay”
sunacağını söyledi.
Temmuz 2017 Temmuz 2017 19