Skip to Content

Pascal Saint-Amans’ın BEPS’e ilişkin değerlendirmeleri: Konferans sunum notu özeti

Ateş Konca
Sena Elmadağ

OECD Vergi Politikası ve Yönetimi Merkezi direktörü Pascal Saint-Amans 5 Ekim 2017 tarihinde New York’ta düzenlenmiş olan EY 36. Uluslararası Vergi Konferansı’nda bir konuşma yapmıştır. Bu yazımız, söz konusu konuşmadan alınan notlarımızı özetlemektedir;

 

  • Son günlerde, Avrupa’daki ülkelerin e-ticaret şirketleriyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmeler, e-ticaretin vergilendirilmesi alanındaki önemi göstermek ve atılacak adımları haber vermektedir.
  • OECD yeni bir projeyi hayata geçirmiştir. Aslında bir yıl önce G-20 ülkelerinin Antalya’da yaptığı toplantıda verginin öngörülebilirliği üzerinde durulmuştur. Bir diğer anlamda vergi otoriteleri ile vergi mükellefleri arasında daha doğru bir denge oluşturulması istenmektedir.
  • On yıl öncesinde uluslararası vergilendirme ülkelerin kendi bakış açılarıyla değerlendirdikleri bir konuydu. Ülkeler arasında daha çok Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları ve Transfer Fiyatlandırması alanlarında sınırlı işbirliği gözlemlenmekteydi. Son gelişmelerle ülkeler vergi alanında bir arada hareket etme kararı almaya başladılar.
  • BEPS’in 15 Eylem Planı’nın açıklanmasından sonra G-20 ülkeleri bunun yeterli olmadığını düşünerek “asgari standartlar” kavramını ortaya atmışlardır. Asgari standartların uygulanması konusunda gelişmekte olan ülkelerin de kapsama alındığı  “Genişletilmiş BEPS Uygulaması” benimsenmiştir.
  • 4 asgari standartların ilki zararlı vergi uygulamalarının sona erdirilmesinin gerekliliğinden ortaya çıkmıştır. Ülkeler vergi uygulamalarını kendisi belirlemelidir ancak suni yapıları da engelleyebilecek mekanizmalar kurmalıdırlar.
  • Patent rejimi ve Ar-Ge faaliyetlerinde uygulanan teşviklerden yararlanmak amacıyla bu faaliyetlerin yürütüldüğü ülke ile faaliyetler sonucunda gelirin elde edildiği ülkenin farklı olması durumlarının 5.Eylem Planı ile engellenmesi istenmektedir.
  • 6. Eylem Planı, anlaşmaların kötüye kullanılmasını ele almaktadır. “Çok Taraflı Anlaşma” (Multilateral Instrument) imzalamamış olan ülkelerdeki vergi uygulamaları sonucundaki haksız rekabetin her geçen gün ülkelerin imzaladığı anlaşmalar sonucu ortadan kalkacağına inanılmaktadır. 2018 yılının ortalarına doğru 100 ülkenin bu anlaşmalara taraf olacağı düşünülmektedir.
  • 3. asgari standart olan ülke bazlı raporlama sistemi sayesinde bir ülkedeki bilgi diğer ülkelerle güvenli bir şekilde paylaşılmaktadır. Fakat OECD bu bilgilerin kamuoyuna sızdırılmaması gerektiği konusunda da hassastır. Avrupa Birliği ve Avrupa Parlamentosu bu konuda OECD’yi teşvik etse de OECD’nin duruşu böyle bir uygulamanın doğru olmadığı yönündedir.
  • Hibrit uyumsuzluk düzenlemeleri dolayısıyla faiz ve diğer giderlerin birden fazla ülkede indiriminin yapılması konusunda birçok ülke faizin gider kaydına ilişkin sınırlamalar getirmektedir. BEPS Eylem Planı 2 ve Avrupa Birliği’nin ATAD (“Anti-Tax Avoidance Directive”)  sayesinde hibrit uygulamalarının bitmesi öngörülmektedir.
  • İhtilaf giderici mekanizmaların daha etkin hale getirilmesi ile ilgili olan Eylem 14 kapsamında zorunlu bağlayıcı tahkim uygulaması Çok Taraflı Anlaşma yoluyla desteklenmektedir. Şimdiye kadar 26 ülke bu yöntemi seçmiştir. Bu yolla ülkelerin vergi uygulamalarına şeffaflık kazandırılmak amaçlanmaktadır.
  • Dijitalleşmenin vergisel sonuçlarına odaklanılmalı sadece teknoloji şirketlerine odaklanılmamalıdır. BEPS uygulamaları ekonominin dijitalleşmesiyle birlikte daha da alevlenmektedir (Patent rejimi, hibrit uyumsuzluk uygulamaları vb.). Dijital ekonomide açık KDV uygulamalarının olmaması nedeniyle OECD 100 ülkede KDV uygulamaları yönünde anlaşmaya varmıştır. Dijitalleşmenin sonucu daimi işyeri olmaksızın yapılan aktivitelere önlem olarak “dijital daimi işyeri” konsepti oluşturulması ve bu kapsamda gelirin atfedilmesine ilişkin kuralların revize edilmesine ilişkin çalışmalar yapılmaktadır.
  • Son olarak ABD’de yapılması planlanan vergi reformunun gerçekleşeceği, %35’lik kurumlar vergisi oranının %20-%25’lere indirilmesinin desteklendiği belirtilmiş, oranın düşmesi için de kavranan gelirlerin arttırılması gerektiğine değinilmiştir.

 

 

 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.