2020 bütçesi ve vergi artışları

M. Fatih Köprü | 23/10/2019 | (Tüm Yazılar)

2020-2022 dönemindeki makroekonomik öngörüleri içeren Yeni Ekonomi Programı (YEP) 4 Ekim’de Resmî Gazete’de yayımlanmıştı. Ardından bu programdaki öngörüler kapsamında hazırlanan “2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi” 17 Ekim’de Meclis Başkanlığına sunuldu. Teklifin, Komisyon ve Genel Kurul görüşmelerinin ardından mali yılbaşından (1 Ocak) önce yayımlanarak yürürlüğe girmesi gerekiyor.

Yazımızda, Yeni Ekonomi Programı’nda yer alan bazı makroekonomik büyüklükler ile 2020 bütçesindeki vergi gelirleri ve artış oranları üzerinde duracağız.

Büyüme, işsizlik ve enflasyon

Yeni Ekonomi Programı’nda, Türkiye ekonomisinin 2019 yılında yüzde 0,5 oranında büyümesinin beklendiği belirtiliyor. 2018 yılında yüzde 11 olarak gerçekleşen işsizlik oranının, 2019 yılını yüzde 12,9 ile kapatacağı, 2020’de ise yüzde 11,8’e düşeceği, 2022 yılına kadar yüzde 9,8 seviyelerine gerileyeceği tahmin ediliyor.

Program’da 2018 yılı tüketici enflasyonunun (TÜFE) yüzde 20,3 olarak gerçekleşmesine karşın, bu oranın 2019 yılı sonunda yüzde 12’ye gerileyeceği ve program dönemi sonunda (2022) yüzde 4,9 olarak gerçekleşeceği tahmini yer alıyor.

Bu açıklamalar kapsamında orta vadeli programda yer alan Türkiye’nin temel ekonomik büyüklüklerinden bazıları aşağıdaki tabloda özetleniyor:

 

2019 Yılsonu Gerç. Tahmini

Program

2020

2021

2022

GSYH (Milyar TL, Cari Fiy.)

4.269

4.872

5.484

6.070

Büyüme Oranı (%)

0,5

5,0

5,0

5,0

TÜFE Yılsonu (%)

12,0

8,5

6,0

4,9

İstihdam Düzeyi (Bin kişi)

28.275

29.327

30.493

31.514

İstihdam Oranı (%)

46,0

47,1

48,3

49,1

İşsizlik Oranı (%)

12,9

11,8

10,6

9,8

İhracat (FOB-Milyar Dolar)

181,4

190,0

202,0

213,0

İthalat (CIF-Milyar Dolar)

207,8

231,5

247,0

260,0


Bütçe büyüklükleri

Merkezi yönetim bütçesinin 2019 yılı gerçekleşme tahminleri ile Yeni Ekonomi Programı döneminde öngörülen bütçe büyüklükleri aşağıdaki tabloda yer alıyor (Milyar TL):

 

2019 Yılsonu Gerç. Tahmini

Program

2020

2021

2022

Harcamalar

992,4

1.095,5

1.196,9

1.295,4

- Faiz hariç harcamalar

889,3

956,5

1.037,4

1.119,0

- Faiz giderleri

103,1

138,9

159,5

176,4

Gelirler

867,4

956,6

1.039,3

1.135,3

- Vergi Gelirleri

667,6

784,6

874,5

963,1

- Diğer Gelirler

199,8

172,0

164,8

172,1

Bütçe Dengesi

-125,0

-138,9

-157,6

-160,1

Faiz Dışı Denge

-21,9

0,1

1,9

16,3


Vergilerin dağılımı

 

2019 Bütçe

2020 Bütçe

Gelir vergisi

171,88

182,1

Kurumlar vergisi

74,19

89,4

Dâhilde alınan KDV

70,66

57,8

İthalde alınan KDV

165,77

158,1

Özel tüketim vergisi

162,57

175,2

Diğer vergiler

111,42

122,0

Toplam

756,49

784,6


Yukarıdaki tablodan da görüleceği üzere 2019 bütçesine göre 2020 bütçesinde sadece yüzde 3,7’lik bir artış öngörülüyor. Ama 2019 yılında her alanda görülen daralmanın vergilerde de kendisini gösterdiği unutulmamalı. Geçen yıl toplamda 756,5 milyar lira olarak öngörülmüş olan 2019 vergi gelirlerinin 9 aylık dönemde 485,3 milyar lirası toplanmış durumda. Yılsonu gerçekleşme tahmini ise 667,6 milyar lira. Yani 2019 bütçesinde öngörülen vergi tutarının, bugünkü verilere göre yüzde 88’inin toplanması bekleniyor.

Dolayısıyla vergi artış oranına bakarken 2019 yılsonu gerçekleşme rakamlarıyla 2020 bütçe rakamlarının karşılaştırılması daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Buna göre 2019 gerçekleşme tahminine göre 2020 bütçe vergi gelirlerindeki artış yüzde 17,5 olarak hesaplanıyor.

ÖTV ve KDV’de durum

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, özellikle dolaylı vergilerde artış sinyalini bütçe yasa teklifiyle ilgili açıklamaları sırasında verdi. 2020 yılında yüzde 5’lik büyüme hedeflendiğini, büyümenin yukarıya gittiği dönemlerde dolaylı vergilerin özellikle özel tüketim vergisi (ÖTV) ve ithalatta alınan KDV’nin ortalama büyüme trendinin üzerinde bir büyüme gösterdiğini belirtti. Bu açıklamadan illa ki bir oran artışının anlaşılmaması gerekiyor. Tüketim arttıkça bu vergi tahsilatlarında da artış olması beklenir. Yeter ki eksi büyümelerden hedeflenen yüzde 5’lik büyüme oranına ulaşalım.

Tarifeye yeni oranlar

Son günlerde gelir vergisi tarifesine yeni oranların ekleneceği, yüksek gelir elde eden kişilerin daha yüksek oranda vergilendirileceği yönünde çalışmalar yapıldığını duyuyoruz. Yılda 500 bin liradan veya 1 milyon liradan daha fazla gelir elde eden kişilerden yüzde 40-50 seviyelerinde vergi alınmasının amaçlandığı belirtiliyor.

Bu kadar yüksek ücret geliri elde edenlerin sayısı oldukça sınırlı. Bu kişiler için gelir vergisi oranının yüzde 35’ten ücretin tutarına göre yüzde 40-50 seviyesine çekilmesinin gelir vergisinde bir artışa neden olacağı açık. Ancak bu artış kayda değer bir artış olmayacaktır.

Yapılması planlanan değişikliğin, çok kazanandan çok vergi almaya yönelik düzenleme olduğu söyleniyor. Şu anki sistemde de az kazanandan yüzde 15 oranında vergi alınırken, gelir arttıkça bu oran sırasıyla yüzde, 20, 27 ve hatta yüzde 35’e kadar çıkıyor. Aslında ücretli üzerindeki vergi yükü düşünüldüğünde bugün uygulanan oranların da yeteri kadar yüksek olduğu görülüyor. 2018 yılında tahsil edilen yaklaşık 139 milyarlık gelir vergisi tutarının 129 milyarının (%93’ü) gelir vergisi kesintilerinden, bunun da büyük kısmının ücretler üzerinden kesilen vergilerden oluştuğunu unutmamak lazım.

Bu oranların daha da artırılması durumunda yüksek gelir elde eden ücretlilerin yurt dışında çalışma gibi alternatifleri de değerlendirmeye başlamaları mümkün. Diğer taraftan tasarruf oranının bu denli önemli olduğu, bu oranın artırılması için çeşitli teşviklerin verildiği (BES, uzun vadeli mevduata düşük vergi gibi) bir ortamda, yüksek gelirlilerden daha da yüksek oranda vergi alınmasının, aynı oranda tasarruflarda bir azalmaya neden olacağı da unutulmamalıdır.

Yeniden değerleme oranı

Bu yazıyı hazırladığımız tarihte ekim ayı enflasyonu açıklanmamış olduğundan, kesin olarak 2019 yeniden değerleme oranını hesaplayamıyoruz. Ama her yıl olduğu gibi bu yıl da bir tahminde bulunalım.

Yeniden değerleme oranı, ekim ayında (ekim ayı dahil), bir önceki yılın aynı dönemine göre TÜİK’in açıkladığı yurt içi üretici fiyat endeksinde (Yİ-ÜFE) meydana gelen ortalama fiyat artış oranı olarak tanımlanıyor. Yİ-ÜFE endeksleri dikkate alındığında ekimden ekime on iki aylık ortalamalara göre enflasyon oranının yüzde 22,6 civarında olacağını söyleyebiliriz. Bu oran aynı zamanda 2019 yılı yeniden değerleme oranı olarak kullanılacak.

Maktu vergi ve cezalar

Motorlu taşıt vergilerinin tamamı ile harçlar, damga vergileri ve özel tüketim vergilerinin maktu (tutarsal) olanları, normalde her yıl yeniden değerleme oranında artıyor. Bu vergilerin 2020 yılında, yukarıdaki tahminimize göre yaklaşık yüzde 22,6 oranında artacağını söyleyebiliriz.

Bunun yanında vergi cezaları, gelir vergisi tarife dilimleri, günlük yemek istisnası ve konut kira gelirlerinde uygulanan istisna gibi birçok vergisel tutar da yeni yılda, yeniden değerleme oranında (yaklaşık %22,6) artacak. Ancak Cumhurbaşkanı’nın farklı bir artış oranı belirleme yetkisinin olduğu unutulmalı.

 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.