Neden ithalat aşamasında ödeme yapılmasın

Sercan Bahadır | 13/03/2017 | (Tüm Yazılar)

Dolaylı vergiler arasında katma değer vergisinden (KDV) sonra en çok bilinen vergi özel tüketim vergisidir (ÖTV). İlk olarak Avrupa Birliği ile uyum çerçevesinde yapılan kanun değişiklikleriyle gündeme gelmiş ve yine aynı amaçla 2002 yılında 4760 sayılı Kanun ile mevzuatımıza girmiştir. Avrupa Birliği ile uyumlu olarak bu verginin uygulanmasındaki amacın, gelir elde etmenin yanında tüketicilerin harcama kalıplarını etkileme olduğu görülüyor. Bu nedende ÖTV sadece lüks olarak adlandırılan ürünlere tatbik edilmiyor aynı zamanda parfüm, beyaz eşya, alkol ve sigara gibi ürünlere de uygulanıyor.

ÖTV kapsamındaki ürünlerin ithalatında (I) sayılı liste dışında kalan ürünler için vergi, ithalat aşamasında gümrük idaresi tarafından tahsil edilirken (I)/A-B sayılı listeye konu ürünler (petrol ürünleri ile solvent ve solvent türevi ürünler) için vergi yurt içinde gelir idaresine ödeniyor. Bu ödemeden önce ithalat aşamasında gümrük idaresi bir teminat alıyor ve gelir idaresi tarafından bu verginin ödendiği iletildiği zaman bu teminat çözülüyor. Ana faaliyet konusu bu ürünler olan şirketler için, (I) sayılı listedeki bu işlemlerin varlığı kabul görüyor. Ancak ÖTV Kanunu’na ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki ürünler (solvent ve solvent türevi ürünler), asıl faaliyet konusu olmayan şirketler tarafından da ithal edilebiliyor. İşte bu noktada bu şirketler, teminat verme ve bu teminatın çözüm ve bu eşyanın kullanımının öne çıktığı bir uygulama ile karşı karşıya kalabiliyorlar.

Uygulama nasıl oluyor 

Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanunu uyarınca (I) sayılı listenin (B) cetvelinde bulunan ürünlerin ithalini yapabilmek için öncelikle ÖTV mükellefiyetinin tesis edilmesi gerekiyor. ÖTV mükellefiyeti tesis eden şirketler, listede yer alan ürünleri ithal ettiklerinde gümrük idaresine teminat veriyor. Bu listede bulunan malların ithalinde gümrüğe ÖTV ödenmiyor, bunun yerine ithal edilen malların ÖTV tutarı kadar teminat alınıyor. İthal edilen eşyaya ilişkin şirket tarafından gelir idaresine ÖTV beyanları yapıldıktan sonra gümrük idaresi tarafından bu teminatların çözümü gerçekleştiriliyor. Bu süreçte gümrük idaresi ile gelir idaresi arasında sistem üzerinden Ek 11 ve Ek 12 formlar kullanılıyor.

Asıl faaliyet konusu bu ürünlerin ithali, satışı veya üretimi olmayan birçok mükellef, tutarı ne olursa olsun bu kapsamında bir ithalat yapmışsa, anılan zorunluluklara uymak durumunda kalıyor. ÖTV Kanunu uyarınca  (I) sayılı liste kapsamında mükellefiyeti olanların ÖTV’ye tabi işlemleri bulunmasa bile beyanname verme zorunlulukları bulunuyor. ÖTV Kanunu (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliği ile bu konuda bir esneklik getirilmiş olup, asıl faaliyet konusu (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki ürünlerin ithali, imali ve satışı olmayan firmaların, beyanname başına miktarı 1 kg veya 1 lt’yi aşmayan ÖTV’ye tabi ürünleri ithal etmeleri durumunda, bu ürünlerin satışında beyanname vermeleri yeterli olacaktır.

Örneğin, asıl faaliyet konusu ÖTV Kanunu’na ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların ithali, satışı veya üretimi olmayan bir şirket, 1 kg’lık “beyaz yağlar, sıvı parafin” maddesini ithal etmek istesin. Öncelikle bu ürün 1,5007 TL/kg ÖTV’ye tabi olduğu için şirketin ÖTV mükellefiyetinin gelir idaresinde oluşturulması gerekmektedir. Gümrük idaresi bu tutar kadar bir teminatı nakit veya banka teminat mektubu olarak alacaktır. İthalat işlemi gerçekleştikten sonra şirket tarafından imalata veya satışa konu olmasına göre ÖTV beyannamesi düzenleyerek gelir idaresine ÖTV beyanını gerçekleştirecektir. Sadece 1,5007 TL için hem gümrük hem de gelir idaresi nezdinde ciddi bir iş takibi ve işlemi gerçekleştirmek zorunda kalacaktır.

ÖTV Kanunu’nda bir düzenleme yapılması gerekiyor

Asıl faaliyet konusu (I) sayılı listedeki malların ithali, üretimi ya da satışı olmayan firmalar açısından ithalat aşamasında teminat uygulaması sorunlara yol açıyor. Her ne kadar çok düşük oranda bir teminat gümrük idaresine verilmiş olsa da gelir idaresi ile yapılan yazışmalarda ürüne veya miktarına yönelik araştırmalar yapılıyor. Bu araştırma zaman zaman 6 ayı bulabiliyor.

Bu sorunların ortadan kaldırılması amacıyla (I) sayılı liste (B) cetveli kapsamında belli bir miktarın altında (örneğin; ithalat beyannamesi başına 1 kg veya 1 lt ya da altında) olan ithalatlarda ÖTV’nin gümrükte tahsil edilmesine imkân veren yasal bir düzenleme yapılması gerekiyor. Bu düzenleme ile asıl faaliyeti bu ürünlerin ithalatı veya imalatı olmayan şirketler için, bu limitlerde olan ürünlerin ÖTV’si gümrük idaresine ithalat aşamasında ödenerek hem verginin tahsili hızlı ve peşin yapılmış olunacak hem de şirketler vergi ödemek için belirtilen işlemler ile karşı karşıya kalmayacaktır.

 

 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.