“Torba Yasa” görüşmeleri yarım kaldı…

M. Fatih Köprü | 15/01/2017 | (Tüm Yazılar)

Meclisin gündemi yoğun. Genel Kurulda, geçtiğimiz Pazartesi'den itibaren Anayasa değişiklik teklifi görüşülmeye başlandı. Aslında bu tekliften önce, başta Emekli Sandığı Kanunu olmak üzere birçok yasada değişiklikler içeren bir torba yasa tasarısının görüşmeleri devam ediyordu.

Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildiği haliyle 38 maddeden oluşan bu tasarının, 6 Ocak tarihine kadar ilk 23 maddesinin görüşmesi tamamlandı. Ama araya Anayasa değişiklik teklifi girince bu görüşmeler yarım kaldı.

Tasarının Türk Uluslararası Gemi Sicili'ne (TUGS) kayıtlı gemilere ilişkin hükümlerini yine bu köşemizde ele almıştık. Bu kez Genel Kurul'da görüşülen maddelerle ilgili Meclis tutanaklarını da dikkate alarak tasarının diğer maddelerine kısaca değinmek istiyoruz.

Kobi birleşmeleri

Kurumlar Vergisi Kanunu'nda tam mükellef kurumlar arasında gerçekleştirilen birleşmeler tanımlanıyor. Buna göre bir kurumun diğer bir kurumun bilanço değerlerini bir bütün halinde kendi bilançosuna geçirmesi şeklinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmünde kabul ediliyor.

Yasa tasarısının 27. maddesinde, küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) kendi arlarında bu şekilde birleşmelerini teşvik eden özel bir düzenleme bulunuyor. Ancak kapsama sadece sanayi sicil belgesi olan ve fiilen üretim faaliyetiyle iştigal eden KOBİ'lerin girdiğini hatırlatmakta fayda var.

Bu şekilde bir birleşme sonucunda, birleşen yani diğer KOBİ'ye devrolan şirketin birleşme tarihine kadar olan kazancına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanacak. Diğer KOBİ'yi devralan şirketin ise 3 yıllık kazancına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanması öngörülüyor. Bu üç yıllık süreye, birleşmenin gerçekleştiği hesap dönemi de dahil. Ancak her iki KOBİ de indirimli kurumlar vergisi oranını sadece üretim faaliyetinden sağlanan kazanca uygulayabilecek.

Şu anda kurumlar vergisi oranı yüzde 20 olarak uygulanıyor. İndirimli oran ne olacak? Yasa tasarısında bu sorunun cevabı yok. Sadece indirimin üst sınırı belirlenmiş durumda. Buna göre Bakanlar Kurulu kurumlar vergisi oranını yüzde 75'e kadar indirimli uygulatabilecek.

Yazılımlara KDV istisnası

KDV yasasında yatırımcılar için geçerli olan bir istisna söz konusu. Buna göre yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere bu belge kapsamında yapılan makine ve teçhizat teslimlerinde KDV hesaplanmıyor.

Yasa tasarısının Genel Kurulda kabul edilen 7. maddesiyle, bu hükme yazılım ve gayrimaddi hak satış ve kiralamalarının da dahil ediliyor. Buna göre teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamında yapılan yazılım ve gayrimaddi hak teslim ve kiralanmalarında da KDV istisnası uygulanabilecek. Bu hüküm yasanın yayım tarihinde yürürlüğe girecek.

İnşaat işlerinde KDV iadesi

Yasa tasarısının Genel Kurulda kabul edilen 10. maddesiyle, imalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgeleri kapsamında yapılan yatırımlara ilişkin inşaat işlerinde KDV iadesi imkânı getiriliyor. Uygulama devamlı değil sadece 2017 yılı için geçerli. Buna göre söz konusu inşaat işleri dolayısıyla sadece 2017 yılında yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV'ler mükelleflerin talebi üzerine iade alınabilecek.

Sabit yatırım için bir alt sınır da bulunmuyor. İmalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında öngörülen sabit yatırım tutarı ne olursa olsun içerisinde inşaat işleri de varsa bu işler dolayısıyla KDV iadesi alınması mümkün olabilecek.

Ancak sabit yatırım tutarının 50 milyon liradan az ya da çok olmasına göre iade alınabilecek dönemlerde farklılığa gidildiğini görüyoruz. Buna göre 50 milyon liraya kadar sabit yatırım öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri dolayısıyla 2017 yılında yüklenilen ve 2017 yılı sonuna kadar indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV'ler 2018 yılı içerisinde iade alınabilecek.

Asgari 50 milyon liralık sabit yatırım öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılında yüklenilen KDV'lerin iadesi ise 6 aylık 2 dönem halinde yapılacak. Buna göre 2017 yılının ilk 6 aylık döneminde yüklenilen ve aynı dönemde indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV'ler 1 Temmuz 2017 - 30 Haziran 2018 döneminde, ikinci 6 aylık döneme ilişkin aynı nitelikteki KDV'ler ise 2018 yılı içerisinde iade istenebilecek.

Tasarının yürürlük maddesi uyarınca ilgili hüküm 2017 başından itibaren yürürlüğe girecek. Dolayısıyla iade uygulaması 2017 yılının tamamı için geçerli olacak.

İndirimli oranda nakden iade

Katma değer vergisi yasası uyarınca (md. 29/2), Bakanlar Kurulu tarafından vergi oranı indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olan ve teslim ve hizmetin gerçekleştiği dönemde indirilemeyen KDV'nin iade alınması mümkün. Ancak iadenin, işlemin gerçekleştiği yıl içerisinde nakit olarak alınması mümkün değil, sadece mahsup yoluyla alınabiliyor. Yılı içerisinde mahsuben iade edilemeyen vergilerin nakden iadesi ancak izleyen yıl içerisinde talep edilmesi şartıyla yerine getiriliyor.

Yasa tasarısında olmamakla birlikte Genel Kurulun 5 Ocak tarihli birleşiminde verilen bir önerge ile KDV yasasının yukarıdaki hükmüne bir cümle eklenmesi kabul edildi. Buna göre indirimli orana tabi işlemler nedeniyle mahsuben iade edilmeyen vergiler, Maliye Bakanlığınca belirlenen sektörler, mal ve hizmet grupları ve dönemler itibarıyla yılı içinde nakden iade edilebilecek.

Vadeli işlemler

Meclis'e sunulan tasarıda, işlemin yapıldığı yere bakılmaksızın vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri sonucu lehe alınan paraların banka ve sigorta muameleleri vergisinden (BSMV) istisna edilmesini amaçlayan bir düzenleme vardı. Söz konusu hükmün Komisyon görüşmeleri sırasında, düzenlemenin daha ayrıntılı bir biçimde ele alınabilmesini teminen tasarı metninden çıkarıldığını görüyoruz.

Hazine katkısı

Tasarının 25. maddesinde, 2016 yılında işverenler için uygulanan sigorta primi Hazine katkısı uygulamasının 2017 yılında da geçerli olması öngörülüyor. Bu hüküm henüz Genel Kurulda kabul edilmedi.

Aynen yasalaşırsa; Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 4/a maddesi kapsamında haklarında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanan sigortalıları çalıştıran işverenlerce;

a) 2016 yılının aynı ayına ilişkin Kuruma verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde prime esas günlük kazancı Bakanlar Kurulunca belirlenen tutar (bu tutar geçen yıl 85 liraydı) ve altında bildirilen sigortalıların toplam prim ödeme gün sayısını geçmemek üzere, 2017 yılında cari aya ilişkin verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının,

b) 2017 yılı içinde ilk defa bu Kanun kapsamına alınan işyerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının,

2017 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemleri için Bakanlar Kurulunca tespit edilen günlük tutar (bu tutar geçen yıl 3,33 liraydı) ile çarpımı sonucu bulunacak tutar, bu işverenlerin Kuruma ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilecektir.

İşverenler, çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili 2017 yılına ilişkin olarak;

- Aylık prim bildirgelerini yasal süresi içerisinde vermezlerse,

- Sigorta primlerini yasal süresinde ödemezlerse,

- Denetimlerde sigortasız işçi çalıştırdıkları tespit edilirse veya bildirdiği sigortalıların fiilen çalışmadıkları tespit edilirse,

- SGK'ya prim, idari para cezası, gecikme cezası, gecikme zammı borcu varsa

yukarıdaki destekten yararlanamayacaklar.

Prim erteleme

2016/ Aralık, 2017/Ocak, Şubat aylarına ait sigorta prim tutarlarının ödenmesinin, sırasıyla 2017/Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ertelenmesi öngörülüyor. Ertelemeye konu olacak prim tutarı ise ilgili aylarda Hazine katkısı hesabında dikkate alınacak prim ödeme gün sayısının günlük 60 lira ile çarpımı sonucu bulunacak sigorta primine esas kazanç üzerinden hesaplanacak.

Ertelenen primlerin 2017/Ekim, Kasım ve Aralık aylarındaki ödeme günleri Kurumca belirlenecek. Primler bu sürelerde ödendiğinde, süresinde ödenmiş kabul edilecek.

Prim erteleme imkanından Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 4/a maddesi kapsamında sigortalı çalıştıran özel sektör işverenleri yararlanabilecek. Ayrıca erteleme uygulamasının, söz konusu aylar itibarıyla Hazine katkısı alma hakkı olan işverenler için geçerli olduğunu da belirtmek isteriz.




Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.'ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.