Skip to Content
vergiresim

100 Soruda Kurumlar Vergisinin Beyanı - 2010

86.      Kesinti yolu ile ödenen vergilerin mahsubuna ilişkin uygulama nasıldır?

 

Kurumlar vergisi mükelleflerinin yıl içerisinde özellikle menkul kıymet işlemleri dolayısıyla ödedikleri vergilerin (tevkifat) yıllık faaliyetlerinin zararla sonuçlanması veya hesaplanan kurumlar vergisinin kesinti yolu ile ödenen vergilerden fazla olması dolayısıyla iadesi mümkün olabilmektedir. Bu vergilerin gerek beyanname üzerinde hesaplanan kurumlar vergisinden mahsubu gerekse de nakden veya mahsuben iadesine ilişkin kurallar 252 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde yer almaktadır.

 

Yıl içinde tevkif suretiyle ödenen vergilerin öncelikle yıllık beyanname ile beyan edilen kurum kazancı üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilmesi gerekmektedir. Tevkif suretiyle ödenen vergilerin indirilmesinden sonra artan kısım varsa vergi dairesine ödenecektir.

 

Tevkif yolu ile ödenen vergilerin beyanname üzerinde kurumlar vergisinden mahsubunda mükelleflerin;

 

·         Kesintiyi yapan vergi sorumlularının adı-soyadı veya ünvanını,

·         Vergi kimlik numaralarını,

·         Kesintiye esas alınan brüt tutarları,

·         Kesilen vergileri,

·         Kesinti yapılan dönemleri,

 

gösteren bir tabloyu (Yıl İçerisinde Yapılan Tevkifatlara İlişkin Tablo) kurumlar vergisi beyannamelerine eklemeleri yeterlidir.

 

87.      Mahsuben iadenin avantajları nelerdir?

 

Tevkif yolu ile kesilen vergilerin yıllık beyannamede mahsubundan sonra kalan kısmın, diğer vergi borçlarına mahsup talebi tutarına bakılmaksızın, inceleme raporu ve teminat aranılmadan yerine getirilmektedir.

 

Bu işlemin yapılabilmesi için;

 

·         Mahsup talebinin dilekçe (252 seri numaralı tebliğ ekinde yer almaktadır) ile yapılması,

·         "Yıl İçerisinde Yapılan Tevkifatlara İlişkin Tablo"nun dilekçe ekinde yer alması,

 

gerekmektedir.

 

88.      Nakden iadenin şartları nelerdir?

 

Vergi dairesinden 10.000 TL'ye kadar olan nakden iade talepleri inceleme raporu ve teminat aranılmadan yerine getirilmektedir.

 

Bu tutarı aşan nakden iade taleplerinde ise Vergi Usul Kanunu'na göre vergi inceleme yetkisi bulunanlarca yapılacak inceleme sonucunda düzenlenen vergi inceleme raporuna göre iade işlemi gerçekleştirilmektedir. Teminat gösterilmesi durumunda, nakden iade talebi inceleme sonucu beklenmeksizin yerine getirilir. Banka teminat mektuplarının paraya çevrilmeleri konusunda hiçbir sınırlayıcı şart taşımaması ve Bankacılık Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar tarafından düzenlenmiş olması gerekmektedir.

 

Nakden iade talebinin 100.000 TL'ye kadar olan kısmı, mükellefle süresinde tam tasdik sözleşmesi imzalamış yeminli mali müşavirlerce düzenlenecek tam tasdik raporuna istinaden alınabilmektedir.

 

Yeminli mali müşavirlerce süresinde imzalanmış tam tasdik sözleşmesi bulunan mükelleflerin 100.000 TL'yi aşan nakden iade taleplerinde ise 100.000 TL'lik kısmın iadesi tam tasdik raporunun ibrazı ile yerine getirilmekte, aşan kısım ise vergi inceleme elemanları tarafından yapılacak incelemenin sonucunda iade edilmektedir.

 

89.      Yıl sonlarında vadeli mevduat ve repo için yapılan faiz tahakkukları üzerinden hesaplanan stopajın mahsubu ve iadesi mümkün müdür?

 

Vergi Usul Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca, vadesi değerleme gününden sonra olan repo ve ters repo işlemleri ile vadeli mevduat hesaplarına ilişkin olarak değerleme gününe kadar tahakkuk eden faiz tutarlarının, kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir.

 

Beyannamenin verilmesi gereken sürenin sonuna kadar kesinti suretiyle ödenmiş olmak şartıyla, beyannameye dahil edilen bu gelire isabet eden tevkifatlar da hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilebilmektedir.

 

Söz konusu hüküm, beyanname verme tarihine kadar satılan veya itfa olan Devlet tahvili ve Hazine bonoları ile menkul kıymet yatırım fonlarının katılma belgelerine ilişkin olarak kesinti suretiyle ödenmiş olan vergiler için de geçerlidir.

 

90.      Ödenen geçici vergilerin mahsup ve iade esasları nelerdir?

 

Beyannamede hesaplanan kurumlar vergisinden ilgili hesap dönemine ilişkin geçici vergi dönemlerinde ödenen vergiler mahsup edilebilmektedir. Mahsup işleminin yapılabilmesi için, tahakkuk ettirilmiş geçici verginin ödenmiş olması şarttır. Geçici vergi dönemleri itibariyle tahakkuk ettirilmiş, ancak ödenmemiş olan geçici verginin, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün değildir.

 

Ödenen geçici vergi tutarının, geçici verginin ilgili olduğu döneme ilişkin olarak verilen beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olması halinde, mahsup edilemeyen tutar mükellefin diğer vergi borçlarına mahsup edilir.

 

Bu mahsup işleminin yapılabilmesi için yazılı başvuru şartı aranmaz, ilgili vergi dairesi tarafından re'sen yapılır.

 

Mahsup sonucu iadesi gereken miktarın bulunması ve bu tutarın beyannamenin ilgili tablosuna yazılmış olması mükellefçe yazılı olarak yapılmış iade talebi olarak kabul edilir. Geçici verginin gerek mahsuben gerekse nakden iadesinde herhangi bir tutar sınırlaması olmayıp, ödenmiş olması yeterlidir. Geçici vergiye ilişkin iade taleplerinde teminat ve inceleme raporu aranmamaktadır.

 

91.      Yurtdışında ödenen vergiler hesaplanan kurumlar vergisinden hangi şartlarla mahsup edilebilir?

 

Yabancı ülkelerde elde edilen kazançlar üzerinden mahallinde ödenen vergiler, Türkiye'de bu kazançlar üzerinden tarh edilen kurumlar vergisinden indirilebilir. Bu mahsubun yapılabilmesi için;

 

·         Yabancı ülkede üzerinden vergi ödenen gelirin Türkiye'de genel netice hesaplarına intikal ettirilmesi gerekir.

·         Yabancı ülkelerde ödenen vergiler, kurumlar vergisi benzeri bir vergi olmalıdır.

·         Yabancı ülkelerde ödenen vergiler, Türkiye'de mahsubun gerçekleştirileceği vergi ile aynı döneme ilişkin olmalıdır.

·         İndirilecek miktar, yabancı memleketlerde elde edilen kazançlara, % 20 oranının uygulanmasıyla bulunacak miktardan fazla olamaz.

·         Yabancı memleketlerde verginin ödendiği tevsik edilmelidir. (Yetkili makamlardan alınan vesikalar, mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik edilmelidir.)

·         Kazancın Türkiye'de genel netice hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergilerin iadesi söz konusu değildir. Bu dönemi izleyen 3. hesap dönemi sonuna kadar indirilebilir.

 

92.      Yabancı ülkede verginin ödendiğine dair belgeler beyanname ile birlikte ibraz edilemezse mahsup hakkı ortadan kalkar mı?

 

Verginin tarhı sırasında, yabancı ülkede ödenen verginin ödendiğini tevsik eden vesikaların temin edilememesi halinde, % 20 oranını geçmemek üzere o ülkede cari olduğu bilinen oran üzerinden vergi hesaplanır. Bu suretle hesaplanan vergiye isabet eden kurumlar vergisi ertelenir.

 

Bu belgelerin tarh tarihinden itibaren en geç 1 yıl içerisinde ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Bu durumda ibraz edilen belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyat düzeltilir.

 

Mücbir sebepler olmaksızın belgelerin anılan süre zarfında ibraz edilmemesi veya bu belgelerin ibrazından sonra ertelenen vergi tutarından daha düşük bir mahsup hakkı olduğunun anlaşılması halinde, ertelenen vergiler için 6183 Sayılı Kanun hükümleri kapsamında hesaplanan gecikme zammının (19.10.2010 tarihinden itibaren aylık % 1,40 oranında) ödenmesi gerekecektir.